15 Ağustos 2013 Perşembe

Mısır büyük İslam devriminin iç dinamikleri-5: Siyasi aktörler

 (Milli Gazete)

Zulmün iki ögesi vardır: Zalim ve Mazlum. Zalim zulmettiği için mazlum da zulme rıza gösterdiği için zalimdir. Hz. Ali 

Mısır da ABD-Siyonist-İsrail-İngiltere-AB-Suud-Katar-BAE (şer ekseni) ittifakı ile fiili bir askeri darbe gerçekleşmiştir. Müslüman Kardeşler hareketi, sivil itaatsizliği öngören, şiddete bulaşmayan bir strateji uygulayarak tüm Mısır halkını şer ekseninin karşısına bir güç olarak dikmek istemektedir. Mısır da çok ciddi bir hesaplaşma yaşanacaktır. Şiddete bulaşmadan yürütülecek bir mücadele, Allah ın izniyle Büyük İslam Devrimi ni gerçekleştirecek ve 21. Yüzyıl Haçlı Seferleri Mısır da perişan edilecektir. Mısır da Büyük İslam devrimi gerçekleştiği an, domino etkisi yaparak İslam coğrafyasındaki tüm işbirlikçi yönetimler, diktatörler yıkılacaktır. Bu yazı serisinde, Mısır da art arda vuku bulan olayların analizi yapılacak ve buradan Dünya İslam Birliği ve Büyük İslam Devrimi için yapılabileceklere ve alınabilecek derslere yer verilecektir. Konu ile ilgili; 1- Tükürün, 2- Mısır da Bir Devrim Daha Var, 3- Mısır Büyük İslam Devriminin İç Dinamikleri-3: Ekonomi, 4- Mısır Büyük İslam Devriminin İç Dinamikleri-4: Ordu başlıklı makaleler yazılmıştır. Burada, Mısır Büyük İslam Devriminin İç Dinamiklerinden Siyasal yapı ve bununla ilgili yapılabilecekler, konusu ele alınıp incelenecektir.

Siyaset

Literatürde Siyaset; Hükümet etme sanatı , Kamusal Hayat , Uzlaşma ve uyum , Gücün ve kaynakların dağıtımı   olarak tanımlanmaktadır. Siyasetin konusu, İktidar olup iktidar ilişkileri ile ilgilenir . Siyasetin özünde, güç kullanma unsuru vardır. Devlet ise meşru güç kullanma tekeline sahip tek güçtür . Siyaset, bu gücü elde etmek ve tutmak için yapılan bir faaliyettir (1). Eski siyasiler, devlet yönetiminde ebedi dostluklar, ebedi düşmanlıklar yoktur derken siyasetin iki yüzünün var olduğuna dikkat çekmek istemişlerdir. Siyasetin bir yüzünde çatışma diğer yüzünde ise uzlaşma vardır. Bu nedenle siyaset, genel olarak, çatışmaların, ihtilafların çözüme kavuşturulma süreci olarak da tanımlanabilir (1). Avusturyalı ünlü Stratejist Clausewitz, savaşı, siyasetin başka araçlarla devam ettirilmesi diye tanımlarken Lenin ve arkadaşları, Siyaseti, Savaşın başka vasıtalarla devam ettirilmesi olarak tanımlamışlardır. İnsanlar arası ilişkileri belirleyen en temel etken,  onların sahip olduğu değerlerdir. Çatışma ya da uzlaşma, toplumun değişik kesimleri arasında ortak paydanın büyüklüğüne ve gücüne bağlı olarak değişir. 

Değerler sistemi açısından baktığımızda siyaset, bir değer sisteminin, iktidarı elde etmek, muhafaza etmek ve diğer değer sistemleri ile uzlaşmaz bir çatışmaya girmeden bütünleşmeyi gerçekleştirmek amacıyla yaptığı faaliyetler bütünüdür. Siyaset, bir milletin değerlerinin iktidarını sağlamak ve onu uluslar arası camiada özgür, bağımsız ve etkin kılmak için yapılan faaliyetler bütünü olduğundan siyasetin aktörleri, sadece siyasi partiler olmayıp bir milletin her ferdi ve bu amaçla kurulmuş tüm cemaatler, hareketler, sivil toplum örgütleri (STK) ve gönüllü kuruluşlardır. Toplum-Devlet ilişkisinde; karar mekanizmalarının şeffaflaşması, toplumun karar süreçlerine katılması, toplumsal talep ve isteklerinin karar süreçlerine yansıtılması, alınan kararların uygulanması ve denetlenmesi, yanlış kararların ve politikaların engellenmesi, zulme sebebiyet verilmemesi, adaletin hâkim kılınması ve yerel inisiyatiflerin artırılabilmesi için yapılabilecek faaliyetler, cemaatleri, hareketleri, STK ları ve gönüllü kuruluşları siyasetin içine sokar. 

Cemaatlerin, hareketlerin, STK ların ve gönüllü kuruluşların hareket alanı, kamusal alan yanı siyasetin alanıdır. Siyasete sahip çıkmak, kamusal alanı yeniden inşa etmek demektir. Kamusal alanın, sivilliğin lehine genişlemesi, devletin hareket alanının sınırlandırılarak daraltılmasıdır. Cemaatlerin, Hareketlerin, STK ların ve gönüllü kuruluşların, karar mekanizmalarına katılabilmesi ve söz sahibi olabilmesi, devleti-hükümeti denetleyebilmesi, açık olarak siyasi bir rol üstlenmesi demektir. Bu yapılar, Siyaset yapmadıklarını söyleseler bile, siyaset yapmaktadırlar.

Devletin-Hükümetin dümen suyuna girme, yukarıdan talimatla yönetilme, hükmi şahsiyetini kaybetme, doğru ve yanlışı siyası iktidara göre belirleme, yıkıcı, tahrip edici, kamplaştırıcı dil, söylem kullanma, adaletsiz davranma, ilişkileri, söylemi iktidar ve muhalefete göre ayarlama, devlet güçlerinin payandası olma gibi tutum ve tavırlar, yanlış siyaset anlayışının bir sonucudur. Bu nedenle Parlamentoların ve seçim sistemlerinin geçerli olduğu ülkelerde, siyasetin iki boyutu vardır ya da olmak zorundadır:

1-Parlamento İçi/Eksenli Siyaset,

2- Parlamento Üstü/Dışı Siyaset.

Parlamento içi siyaset, siyasi partiler aracılığıyla parlamentoyu hedefleyen ve onun aracılığıyla bir güç ve iktidar arayışı faaliyeti iken; parlamento üstü/dışı siyaset, partiler, cemaatler, hareketler, sivil toplum örgütleri ve benzer yapılar tarafından yürütülen bir iktidar olma faaliyetidir. Genelde Parlamento üstü/dışı siyasetin amacı, parlamentoya girmek değildir. Parlamento içi siyaset üzerinde baskı gücü oluşturarak, onun milletin emrinde verimli bir şekilde çalışmasını sağlamak, yanlışlarını düzeltmek, doğrularında destek vermek, projeler üreterek parlamento içi siyaseti yönlendirmektir. Hatta gerekirse sistemi değiştirmek ve devrim yapmaktır. Milleti teşkilatlı toplum haline getirmektir. İnsan vücudunda ki kılcal damarlar ya da sınır sistemi gibi toplumun her kesimine nüfuz etmek, milleti bütünleştirmek, kaynaştırmak ve bir güç olarak ortaya çıkarmaktır. Böylece uluslararası güçlerin, siyasal iktidarlar üzerinde ki baskısını kırmak, sapmasına ve yanlış yapmasına mani olmak amaçları arasındadır. Parlamento üstü/dışı siyasetin denetleyici, yönlendirici, inşa ve irşad edici bir rolü olmalıdır. Parlamento üstü/dışı siyaset, Seni eğri kılıçlarımızla düzeltiriz Ya Ömer! diyen/diyebilen sahabenin siyasetidir, siyaset anlayışıdır. Bir hareket, siyasetin bu iki veçhesinin birlikte kullanarak ve yürüterek gerçek, etkin ve verimli bütüncül bir siyasi mücadele ortaya koyabilir.

Mısır da Siyasi Yapı

Mısır daki siyasi yapıyı, siyasete ve siyasi aktörlere yüklediğimiz yukarıdaki anlam kapsamında ele alıp değerlendirdiğimizde; Mısırda ki siyasi aktörleri, aşağıdaki gibi tasnif edebiliriz (2-11):

1-Siyasi Partiler 

2- Dinî Hareketler

a. Müslüman Kardeşler 

b. İslami Cihad 

c. Cemaat-İ İslamî 

d. Selefî Akımlar 

Şer ı Cemıyet   

Sünnet Yanlıları Cemıyetı  

Teblığ Ve Davet Cemaatı   

Kurumsallaşmamış Selefi oluşumlar

e. Tasavvufî Oluşumlar

3-Dini Kurumlar

Ezher Şeyhliği

Mısır Müftülüğü

Kıpt Patrikliği

4- Parti Dışı Siyasi Platformlar 

6 Nisan Gençlik Hareketi    

Kifaye Hareketi  

Değişim İçin Ulusal Birlik   

Devrim Gençleri Koalisyonu 

Mısır İçin Demokratik İttifak 

Mısır Oluşumu 

Mısır Herkesin Üstündedir İttifakı 

5- Toplumsal Kanaat Önderleri  

Muhammed Bedı Abdulmecıd Samı

Tarık El Bışrı 

Saffet Hicazı

Memduh Hamza 

Muhammed Hasaneyn Heykel

6- Yargı, Ordu Bürokrasisi Ve Parlamento

Yargı   

Ordu  

Mısır Halk Meclisi  

7- Sivil Toplum Kuruluşları   

Meslek Sendikaları  

Sosyal Yardım Dernekleri  

İnsan Hakları Örgütleri    

8- Medya Organları  

A. Resmi Televizyon Kanalları  

B. Yarı Resmi Gazeteler 

El Ahram Gazetesi  

El Ahbar El Yevm  

El Tahrir Matbuat Ve Neşriyat Evi  

C. Özel Televızyon Kanalları 

El Cezıre Haber Kanalı  

Dream Kanalları Grubu 

Orbıt Kanallar Grubu  

El Mıhver Kanalı  

El Hayat Kanallar Grubu 

On Tv Kanalı 

En Nas Ve E r Rahme Kanalları 

Mısır 25 Kanalı  

D. Özel Gazeteler 

El Vefd Gazetesi  

Hürriyet Ve Adalet Gazetesi   

Onur Gazetesi   

Nasırcı Arap Gazetesi   

Bugün Mısırlı Gazetesi   

El Şuruk Gazetesi   

Günlük Anayasal Gazete 

Milletin Sesi Gazetesi  

E. İnternet Siteleri  

Al Youm Al Sabı  

Mısravı  

Al Mısrıyyun  

İhvan Online  

Mısır ın Penceresi Sitesi  

Gözlem Şebekesi  

Siyasi Partiler

1907- 2011 döneminde kurulan ve varlıklarını devam ettiren partiler ile kurulmakta olan partileri ideolojik, felsefi yaklaşımlarını göz önüne alarak, dört ana grupta sınıflandırabiliriz:

A-Dini Eğilimli Siyasi Partiler

B- Ulusalcı/Milliyetçi Eğilimli Siyasi Partiler

C-Liberal Eğilimli Siyasi Partiler

D-Sol/Sosyalist/Komünist Eğilimli Siyasi Partiler

A-Dini Eksenli Siyasi Partiler

25 Ocak 2011 den sonra diktatör Mübarek yönetiminin yıkılması ile birlikte dini eksenli cemaat ve hareketler, çok hızlı bir şekilde partileşmişlerdir. Partileri, Müslüman Kardeşler Hareketi, Selefi Hareket ve diğer İslami hareketler olarak üç ana grupta toplayabiliriz. Bunların bir kısmı kurulmuş bir kısmı da kuruluş aşamasındadır.

1-Müslüman Kardeşler Hareketi Zemininde Kurulan Partiler (2-3, 10-11): 

a- Hürriyet ve Adalet Partisi  

Müslüman Kardeşler Hareketinin siyasi koludur. Örgütsel gücü ve siyasi tecrübesi diğer siyasi hareketlerin tamamından daha fazladır. Başkanı Dr. Muhammed Mürsi dir.

b- Adalet ve Kalkınma Partisi  

Başkanı, Müslüman Kardeşlerin eski yöneticilerinden olan Halid el-Zaferani dir. Türkiye deki Adalet ve Kalkınma Partisini kendisine model almıştır.

c- Uyanış Partisi  

Başkanı, Müslüman Kardeşlerin eski yöne¬ticilerinden İbrahim el-Zaferani dir.

d- Mısır Akım Partisi 

Başkanı, İslam Lütfü olup muhafazakâr demokrat bir partidir.

e- Vasat Partisi 

2- Selefî Hareket Zemininde Partiler

Nur Partisi  

Islahat ve Uyanış Partisi  

Mısır Uyanış Partisi  

Köken Partisi 

Fazilet Partisi   

Islahat Partisi 

3- Farklı İslami Anlayış ve Metotlara Sahip Partiler

a- Selamet ve Kalkınma Partisi  (İslami Cihad)

b- İnşa ve Kalkınma Partisi (Cemaat-İ İslamî )

c-  İslami İşçi Partisi 

B- Ulusalcı/Milliyetçi Partiler

Arap Demokrat Nasırcı Parti 

C- Liberal Eğilimli Partiler

Özgür Mısırlılar Partisi    

b. Mısır Özgürlük Partisi  

c. Adalet Partisi 

d. Yarın Partisi 

e. Onur Partisi  

f.  Demokratik Cephe Partisi 

g. Yeni Vefd (Delegasyon) Partisi 

D- Sol/Sosyalist/Komünist Eğilimli Partiler

a. İşçi Partisi 

b. Sosyalist Güçler Cephesi  

Sosyalist Güçler Cephesi ismini almış bu hareket, Halkçı Sosyalist İttifak Partisi, Mısır Sosyalist Partisi, Sosyalist Mısır Partisi ve Devrimci Sosyalistler Hareketi nden meydana gelmiştir.

c. Ulusal İlerlemeci Birleştirici Topluluk Partisi 

d. Mısır Özgür Sosyalistler Partisi 

e. Mısır Komünist partisi

Sonuç: Zulme Ve İşbirlikçilere Karşı Birleşik Cephe

Müslüman Kardeşler Hareketi, şer ittifakını ve onun yerli işbirlikçilerini tasfiye edebilmek için darbeye karşı başlattığı, Şiddete bulaşmayan sivil itaatsizlik direnişini, süreçten rahatsız olan ve de olabilecek olan her kesimi içine dâhil edebileceği bir Birleşik Cephe Hareketi ne dönüştürmek zorundadır. Bunun için Müslüman Kardeşler hareketi, uzun vadeli bir yol haritası çizmek durumundadır. Bunun için; Mısır siyası yapısı ile ilgili duygusallıktan uzak derinlemesine bir çalışma yapılarak kişiler, kurumlar, yapılar arasında uzlaşma ve ayrılma noktaları belirlenmelidir. Ortak paydalar, göz önüne alınarak söz konusu aktörler, sürece dahil edilmelidir. Müslüman Kardeşler Hareketi, Türkiye gibi ülkelerin tecrübelerinden yararlanmalıdır. Benzer hatalara düşmemelidir. 

Mısır halkına Çok hukuklu bir sistem teklifi yapılarak, herkesin kendi hukukunu yaşayacağı bir sistemin kurulabilmesi için Birleşik Cephe Hareketi ne destek vermesi istenmelidir. Mısır halkının zalimlerin safında yer almaması için tebliğ mekanızması etkin bir şekilde kullanılmalıdır. Mısır daki Ehli Kitapla olan ilişki, 3/64 ve 29/46 ayetleri kapsamında ele alınmalıdır. Birleşik Cephe Hareketinin etkili olabilmesi için ortak bir dil ve söylem geliştirilmeli ve kullanılmalıdır. Batının fiili işbirlikçileri ve İslam düşmanları hariç Tahrir Meydanı eylemlerine katılanların hiç biri, karşı safta görülmeyip kazanılması hedeflenmelidir. Bu noktada Cunta hariç tüm subay ve erler kadrosu, kazanılması gerekenler olarak görülmelidir. Batının fiili işbirlikçileri ve İslam düşmanları arasında ihtilaflar meydana getirerek birlikte hareket etmeleri engellenmelidir. Kitlesel eylemler sadece Adeviyye meydanında yapılmayıp tüm Mısır sathına yayılmalıdır. Müslüman Kardeşler Hareketi zemininde kurulan tüm partiler, tekbir çatı altında toplanmalıdır. Süreç ilerledikçe, şer ittifakı, Müslüman Kardeşler Hareketi içerisinde ihtilaf çıkarmaya çalışacaktır. Bu noktada gösterilecek zafiyet, yıkım olabilir. En çok buna dikkat edilmelidir. 21. Asır Haçlı seferlerinin amacı, İslam coğrafyasının, dini, etnik ve mezhebi olarak parçalanıp sömürülmesidir. 

ABD-İngiltere-İsrail-AB Şer/Şeytanı ittifakının Küresel kapsamdaki yeni stratejisinin bu olduğu ve İslam ın her çeşidine karşı olduğu, Selefi ve diğer İslami hareketlere anlatılmalı, ikna edilmeli ve Birleşik Cephe Hareketine katılmaları sağlanmalıdır. Ve Unutmayın; Küfredenler birbirlerinin velileridir. Eğer siz birbirinize yardım etmez ve dost olmazsanız yeryüzünde bir fitne ve büyük bir fesat olur. (8 Enfal 73) Yeryüzü yerine Mısır/İslam Coğrafyası koyarak Ayeti, bir kez daha okuyun.

Kaynaklar

Türköne, M., Siyaset, Lotus Yayınları, İstanbul, 2003.

Yıldırım R., Abdulcelil T., Mısır Siyaset Haritası,Ankara, Sayı 1, Eylül 2011.

Yıldırım R., Abdulcelil T.,   Mısır da Siyasi Aktörler, Partiler, Dini Hareketler Ve Medya, Ankara,  Ocak 2012.

Yılmaz, M.E., Devrim Sonrası Mısır da Siyasal Dönüşüm, Ortadoğu Analiz, Temmuz-Ağustos 2011, Cilt: 3 Sayı: 31-32

Tanrıverdi N., Mısır daki Geçiş Sürecinin Aktörler Üzerinden Değerlendirilmesi, Ağustos 2012, Cilt: 4 Sayı: 33

Telci İ.,N., 6 Nisan Hareketi: Yeni Bir Sosyal Aktivizme Doğru mu , Nisan 2011, Cilt: 3 Sayı: 28

Özhan,T.,  Fulul ile Yeni Düzen Arasında Mısır Seçimleri, 26 Mayıs 2012

Tığlı  İ., Mısır da Sosyal Hareketler: Kifaye Hareketi ve Müslüman Kardeşler, DÜBAM, Şubat 2011

Kaşıkcı T., Mısır ın Demokratikleşmesinde Sivil Toplumun Rolü, Orta Doğu, Cilt 7, Sayı 1, 2012 

Erkilet, A.,  Orta Doğu da Modernleşme Ve İslâmî Hareketler, Hece Yayınları, 2004.

Tandoğan A.,  Arap Baharı Sürecinde Mısır,  Yüksek Lisans Tezi,  Atılım Üniversitesi,  Ankara-2013.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ŞER İTTİFAKI ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI İÇİN İKİ ANA EKSEN OLUŞTURMAYA ÇALIŞMAKTADIR

(Umran Dergisi)   Şer İttifakı (Siyonizm-ABD-İngiltere-İsrail, AB) 21. yüzyılı “dijital dönüşüm” yüzyılı olarak öngörmekte, bu nedenle “büyü...