(Milli Gazete)
Ölümünde Bile Sisteme İsyanını Sürdüren Adam: Mücahit Erbakan
Giriş
Cumhuriyetle birlikte yeni bir ulus yaratmak (!) için yola çıkan kadro, milleti ayakta tutan mevcut ne varsa hepsine savaş açmış ve Milletin temel değerlerini doğrudan hedef seçmiştir: Allah ı da Sultan ile birlikte tahtından indirdik. Artık Türkiye de ne din, ne Tanrı ve ne de Peygamber vardır. Bizim dinimiz Kemalizm ve mabetlerimiz de fabrikalardır. (1) Devlet eliyle yürütülen bu savaşın sonunda, kimlik, ahlâk, kültür ve medeniyet gibi üç hayati alanda kırılma meydana gelmiş; bu da, hem toplumda, hem de devlette bunalıma sebebiyet vermiştir. Birlik, beraberlik ve dayanışma ruhu zedelenmiş ve kavgacı bir ruh hali herkesi etkisi altına almıştır. Rahmetli Erbakan Hoca, Parlamento eksenli bir siyasi mücadeleye başladığında ele alıp seslendirdiği üç konu, kimlik (Milli Görüş), ahlâk (Önce Ahlâk ve Maneviyat), kültür ve medeniyet (İslam Birliği) olmuştur. Parlamento içi siyasete Ahlâk ve Maneviyat konusunu sokan ve üzerinde ısrarla duran ilk siyasi kişi, Erbakan dır. Israrla ahlâki yozlaşma üzerinde durmuş, bunun için hükümetlerin sorumluluklarını yerine getirmesini istemiş, birçok kanun teklifinde bulunulmasını ve Meclis te sorunun tartışılmasını sağlamıştır.
Bugün, Erbakan ın mücadeleye başladığı yıllara göre ahlâkta, kimlikte ve kültür ve medeniyet alanında çok daha büyük çözülme, kırılma vardır. Devletin istatistikî verilerine ve yapılan akademik çalışma sonuçlarına göre Türkiye de alkol, uyuşturucu kullanma ve fuhuş yaşı, 12 yaş civarındadır. Türkiye de eşcinsellik (!) ve nikâhsız birlikte yaşam (!) yaygınlaşmakta, gayrı meşru çocuk sayısı artmaktadır. Toplumsal değerlerdeki çözülmeye bağlı olarak aile yapısında çözülme hızlanmakta, rüşvet, yolsuzluk, hırsızlık ve şiddet artmaktadır.
Medya, internet, yabancı istihbarat örgütleri, mafya, fuhuş ve eğlence sektörü, müzik sektörü, kozmetik ve moda sektörü, bu millete yabancılaşmış Batı kültür ve medeniyetinin savunuculuğunu yapan STK lar, ahlâkı yozlaştırma hareketinin baş aktörleri olarak görev icra etmekteler. AB fonları, ABD vakıf fonları ve Dünya Bankası kredileri bu amaçla kullanılmaktadır. Büyük Ortadoğu Projesi , Büyük İsrail Projesi ve 2. Sevr Projesi kapsamında, İslam coğrafyası ahlâki olarak çökertilmek isteniyor ve bu amaçla Türkiye bir atlama tahtası olarak kullanılıyor. Bu sebeple, Erbakan Hoca nın ahlâki çözülmeye karşı başlattığı mücadele, gelinen noktada çok daha önemli hale gelmiştir. Dünya İslam Birliği nin kurulmasında en temel yapı taşlarından biri de, ahlâk ve maneviyattır. Güzel ahlâkın yeniden inşası için rahmetli Erbakan Hoca nın gerek Parlamento içinde ve gerekse Parlamento dışında verdiği mücadeleden alınacak dersler vardır. Burada, bu konu ele alınacaktır.
Ahlâk Nedir
Ahlâk sistemi, değerler sistemine dayanmakta olup temel fonksiyonu, değerler sisteminin ön gördüğü hayat tarzının korunmasıdır. Ahlâkın ön gördüğü koruma, herhangi bir kanun gücü içermemektedir(2-5). Sergilenen bir söz, davranış ve bir fiil karşısında fertlerin, içselleştirilmiş olarak kendiliğinden olumlu ya da olumsuz bir tarzda tepkisini ortaya koyması ahlâkın kullandığı güçtür. Ahlâk sistemini oluşturan unsurlar, değer sistemi, niyet, görev ve sorumluluk, müeyyide, fiil ve içselleştirme-kendiliğindenlik olarak ifade edilebilir. Ahlâk sistemleri, toplumun benimsediği değer sistemlerinin hayata tatbik edilip yaşanabilmesini sağlayan birer koruma mekanizmalarıdır. Değer sistemleri içerisinde kural koyucu üst otoriteden gelen değerler ile o toplumun yüzyıllar içerisinde oluşturduğu ve temel değerlerle uyumlu örf, adet, gelenek, görenek ve töreler vardır. Değer sistemi, toplumun bütününü kuşatan emir ve yasakları ihtiva ettiği gibi, toplumdaki farklı yapılara, birimlere ilişkin bazı özel emir ve yasakları da ihtiva eder. Bu da, genel görev ve sorumluluklara ilave olarak daha özel görev ve sorumlulukların varlığını ön görür. Bu farklı, özel görev ve sorumluluk alanları, özel ahlâk kurallarının ortaya çıkmasına sebebiyet vermiştir. Ahlâk sistemleri, genel olarak, aşağıdaki 11 alt ahlâk alanını bünyelerinde barındırırlar:
Kulluk Ahlâkı: Değerleri koyan yüksek otoriteye karşı uyulacak ahlâki kurallar.
Ferdi Ahlâk: Ferdin bizzat kendisine karşı uyması gereken ahlâki kurallar.
Aile Ahlâkı: Aile hukukuna ilişkin ahlâki kurallar.
Akrabalık Ahlâkı: Akrabalık hukukuna ilişkin ahlâki kurallar.
Komşuluk Ahlâkı: Komşuluk hukukuna ilişkin ahlâki kurallar.
Sosyal Ahlâk: Topluma ilişkin ahlâki kurallar.
Devlet Ahlâkı: Yöneten ve yönetilenlerle ilgili ahlâki kurallar.
Ümmet Ahlâkı: Ümmetle ilgili ahlâki kurallar.
Beşer Ahlâkı: Dünyanın farklı bölgelerinde yaşayan tüm insanlarla ilgili ahlâki kurallar
Ekolojik Ahlâk-Çevre Ahlâkı: Tabiatla ve diğer canlılarla ilgili ahlâki kurallar.
Meslek Ahlâkı-İş Ahlâkı: Meslekle, İşle ilgili ahlâki kurallar
Bu alt alanlar için ihdas edilen kurallar, birbirlerini karşılıklı olarak etkilerler.
Güzel Ahlâk Sistemi
Hz. Âdem le İblis arasında başlayan mücadele, Güzel Ahlâk ve Kötü Ahlâk olmak üzere iki ana ahlâk sisteminin ortaya çıkmasına sebebiyet vermiştir. Bu iki ahlâk sistemi, iki ayrı kaynaktan beslenerek ve nesilden nesle intikal ederek günümüze kadar gelmiştir. Kur an-ı Kerim de Peygamberimizle ilgili olarak; Ve şüphesiz sen, pek büyük bir ahlâk üzerindesin (68/4) denmesi; Hz. Peygamberin, Ben ahlâkî prensipleri tamamlamak üzere gönderildim demiş olması ve Hz. Âişe nin (radıyallahu anhâ) Resulûllah ın ahlâkı Kur an dır demiş olması, Kur an ın (Kitapların) ve Peygamberlerin çok önemli görevlerinden birinin, güzel ahlâkın inşası ve korunması olduğunu ortaya koymaktadır. İslam ahlâk (Güzel Ahlâk) sisteminde, üst otorite Allah tır. Bu ahlâk sistemi, tevhidi değerleri merkeze alarak inşa edilmiştir. Amacı, tevhidi değerlerin ön gördüğü bir hayat tarzının inşa, ihya edilmesi ve de korunmasını sağlamaktır. İslam ahlâkındaki niyet unsuru, Allah rızası, fiil unsuru ise salih ameldir. İslam ahlâk sisteminde amelle niyet arasında ciddi bir bağ vardır. (6) İslam ahlâk sisteminin dayandığı temelleri ortaya koyan birçok anahtar kavram var olup bunların tümü, iman kavramı ile yakından ilişkilidir. (7)
Erbakan: Önce Ahlâk ve Maneviyat
Erbakan liderliğindeki Milli Görüş Hareketi nin diğer siyasi hareketlerden en belirgin farkı, Önce Ahlâk ve Maneviyat ilkesini bayrak edinmiş olması ve bu konuda ki ısrarıdır:
Önce Ahlâk ve Maneviyat bayrağını açarak yola çıktık. (8)
Ahlâk ve maneviyat en önde yürüyen bayrağımızdır. (9)
Dört ana prensibimiz vardır. Bunlardan birincisi ahlâk ve maneviyattır. Bu ilke en önde gelen bayraktır. (10)
Farkımız maneviyatçılığımızdır. (11)
Ahlâk ve maneviyat konusu, Milli Görüş stratejisinin bel kemiğidir.
Erbakan: Her İşin Başı Ahlâklı İnsan
Erbakan a göre her işin başı, ahlâklı insandır. Bu yoksa hiçbir kalkınma hareketi hedefine ulaşamaz, bütün emekler boşa gider ve en ideal kanunlar bile uygulanamaz. (12,13) Erbakan Hoca, sistematik olmamak şartıyla, değişik zamanlarda, alt ahlâk alanlarına ilişkin görüşler ortaya koymuştur. Kullanılan kavramları, ahlâk alt alanlarına göre tasnif ettiğimizde, Erbakan Hoca nın, şu alt ahlâk alanlarında ahlâki bir değişime daha fazla ağırlık verdiği sonucunu çıkarabiliriz: Ferdi Ahlâk (12, 13), Aile Ahlâkı (8), Komşuluk Ahlâkı (8, 14), Sosyal Ahlâk (8, 15, 16), Devlet (Yönetim) Ahlâkı (8), Ticari Ahlâk (16), Turizm Ahlâkı (17), Basın Ahlâkı (8,18).
Erbakan: Ahlâki Bunalımın Sebebi Millete Rağmen Uygulanan Zihniyet ve Sistem
Erbakan a göre, Türkiye deki ahlâk bunalımın sebebi, millete rağmen uygulanan, milletin fıtratına uymayan zihniyet ve sistemdir: Bugün rüşvetten, iltimastan şikâyetçi isek, ticari hayatta istikrarsızlık varsa, istismar, ihtikâr, haksız kazanç imkânları mevcutsa bunlar yine ahlâk nizamına değer vermeyen bozuk zihniyetin camiamızın sağlam bünyesinde açtığı yaraların neticesidir. (8)
Erbakan: Ahlâkçı ve Maneviyatçı Bir Eğitim
Türkiye de sistem ve sisteme vücut veren zihniyet, ithal mal olduğu için Millet ile Devlet arasında bir çatışma vardır. Türkiye nin ana sıkıntısı bu fay hattıdır. Sistem, eğitim ve medya aracılığıyla batılılaşmış ve dolayısıyla bu ülkeye yabancılaşmış nesiller yetiştirmektedir. Erbakan a göre, toplumsal barışın sağlanması, Devlet-Millet kaynaşmasının meydana gelebilmesi için ahlâkçı ve maneviyatçı bir eğitim şarttır. (8) Bunun için iki mekanizma harekete geçirilmeli ve mensupları, ahlâk ve maneviyata göre yetiştirilmelidir. Bunlardan birisi, adliye mekanizmasıdır (8), diğeri ise eğitim sistemidir. (13,19)
Ahlâk ve Maneviyatı Korumak İçin Yapılan Yasal Teşebbüsler
Milli Görüş Hareketi en çok üzerine durduğu ahlâk ve maneviyat konusunda Meclis te girişimci bir politika izlemiş, birçok kanun teklifi, Meclis araştırması, gensoru, genel görüşme ve soru önergeleri vermiştir. Verilen kanun teklifleri farklı alanlardadır. Ancak gerekçelerinde hep ahlâki endişeler dile getirilmektedir. (20)
Erbakan: Çözüm İçin Milletin Değerleri ile Barışık İdare
Erbakan a göre, millete yabancılaşmış taklitçi zihniyetler, ülkeyi bu güne kadar yönettikleri ve de hep sorunları yanlış teşhis ettikleri için hastalıklara çare bulamamışlardır. (21) Erbakan a göre milletin fıtri yapısına ve değerlerine bağlı bir idarenin iş başına gelmesi ile bu sorun çözülebilecektir. (17)
Sonuç: Alınabilecek Dersler
Parlamento içi siyaset, rey alma eksenli bir siyaset olup, toplumun o anki arzu, istek ve duygularına hitap eder. Toplumun zihinsel değişimini istemek ve bunda israrcı olmak, genellikle, fazla rey getirmez. Ahlâki yozlaşmadan şikayetçı olan insan unsurları, bu konuda mücadele eden siyasi hareketlere rey verirler. O nedenle ahlâk ve değer eksenli siyasi mücadelelerin gelişmesi ve yaygınlaşması uzun zaman alır. Bunun için sabırlı olmak gerekir. Erbakan Hoca nın mücadelesinden alınacak önemli derslerden biri, onun mücadeledeki sabrı ve kararlılığıdır. Rey için istikametini ve söylemini değiştirmemiş olması, zihniyet değişimi hedefinden asla vazgeçmemesidir. Parlamento içi siyaset, genellikle, vaad etmeye, aşırı vaada dayanmaktadır. Olmayacak ya da olması mümkün olmayan şeylerin vaad edilmesi, toplumu ifsad eder, yalanı meşrulaştırır ve toplumun kirlenmesine sebebiyet verir. O nedenle Parlamento ya dönük siyasi mücadele veren İslami hareketlerin, rey aşkına olur olmaz vaadlerde bulunarak; ne farkınız var sorusunun muhatabı olmamalıdırlar.
Erbakan Hoca nın mücadelesinden alınacak bir ders de, ahlâk ve maneviyat eksenli siyasi mücadelesinde farklılık şuurunu , farkındalık şuurunu zedelememe noktasındaki hassasiyetidir. İslami mücadele, adalet üzerine inşa edilen bir mücadeledir. Sırf muhalefet olsun diye doğruya da yanlışa da karşı çıkmak yanlıştır ve ahlâki değildir. Bu farklılık şuurunu öldürür. Bir başka tehlike de, iktidarda iken başka muhalefette iken başka davranmak ve söylemektir. Muhalefette iken kara denenlere, iktidarda iken ak denmemelidir. Ya da tersi yapılmamalıdır. Bu durumda, doğru ile yanlış, temizle pis, helal ile haram birbirine karışmakta, kalpler kararmaktadır. Bunlar ahlâk ve meneviyat ilkesini bozan davranışlardır. İktidar-Muhalefet İlişkilerinde kullanılan dil, genellikle, yapıcı değil yıkıcıdır; kavga, karalama, itham, suçlama, tehdit üzerine kurulmuştur. Siyasi partiler suni olarak oluşturdukları bir gerilimle, taraftarlarını diri tutmaya, rey kaybına uğramamaya gayret sarf etmektedirler. Ama bu davranış, toplumu kamplaştırmakta, kalpleri karartmakta, kin ve nefreti artırıp yaygınlaştırmaktadır. Dolayısıyla tebliğ için gerekli olan tüm algı mekanizmaları kapanmakta, söylenenler etkili olmamaktadır. Kalplerin bu şekilde kararması ve katılaşması ahlaki yozlaşmayı hızlandırmaktadır.
Unutmayın!
Allah bize kaç rey aldığımızı sormayacak; kaç kişiyi imana getirdiğimizi soracaktır. Allah bize kaç rey aldığımızı sormayacak; ama rey için insanları ifsad edip etmediğimizi soracaktır. O nedenle; Resulûllah (S.A.V.): Allah ım, şikak ve nifaktan ve kötü ahlâktan sana sığınırım. (22)
Kaynaklar
1-Öcal M., İmam Hatip Liseleri ve İlköğretim Okulları, Ensar Neş. İst. 1994, s. 36
2-Türkçe Sözlük, Türk Dil Kurumu, Ankara, 2005
3-Doğan D. M., Büyük Türkçe Sözlük, Pınar Yayınları, İstanbul, 2005.
4-TDV İslam Ansiklopedisi, Ahlâk Maddesi, İstanbul.
5-İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları.
6-Sahih-i Buhari, İst. 1401, K. İman: 41 c. I, sh.19.
7-Tirmizî, Radâ 11, (1162); Ebu Dâvud, Sünnet 16, (4682). Buhârî, Edeb: 39.
8-Erbakan N., Milli Görüş, Dergâh Yayınları, İstanbul, 1975, S: 20-57.
9-Saadet Partisi Programı S: 8
10-Erbakan, N., Gayemiz Bütün Beşeriyetin Saadetidir, ESAM, Ankara, 2005 s12
11-Saadet Partisi Seçim Beyannamesi, 2002 s. 35 36
12-Erbakan N., Milli Görüş, Dergâh Yayınları, İstanbul, 1975 S: 110-111
13-Erbakan N., Milli Görüş, Dergâh Yayınları, İstanbul, 1975 S: 95-97, 306
14-Erbakan N., age., S: 161
15-Erbakan N., age., S: 316
16-Erbakan N., age., S: 151-155
17-Erbakan N., age., S: 181
18-Erbakan N., age. S: 332 334
19-Erbakan N., age., S:108
20-Meclis te İlk 100 Gün, Refah Partisi.
21-Erbakan N., RP 4. Büyük Kongre Açış Konuşması, 1993, Ankara, s: 29-30
22-Ebu Davud, Salat, 367, (1546) Nesai, İstiaze, 21, (8,264)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder